Minbic İç Güvenlik Güçleri tarafından yakalanan MİT ajanları Sefa Mihemed İbrahim ve Ebdulrezaq El Hadi, Türk devletinin kendilerine verdiği emirleri itiraf ederek, bölgenin ileri gelenlerini katletmeyi planladıklarını söyledi.
İşgalci Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye’de ajanlaştırdığı kişiler eliyle bölge halkları arasına fitne sokmaya çalışıyor.
Halkı QSD ve Özerk Yönetim’e karşı kışkırtmayı amaçlayan Türk devleti, bölgedeki ve aşiret kanaat önderlerini katlediyor.
Minbic İç Güvenlik Güçleri tarafından çökertilen bir hücrede yer alan Sefa Mihemed İbrahim ve yeğeni Ebdulrezaq El Hadi Türk devleti için yaptıklarını bir bir itiraf etti.
MİT’ten aldığı talimatları uygulayan İbrahim ve Hadi, Minbic’de bir aşiret liderini öldürmeyi planlarken İç Güvenlik Güçleri tarafından suçüstü yakalandı.
Ebdulrezaq Hadi Türkiye’de yaşayan Fadi isimli şahış iletişime geçer.
Ebdulrezaq Hadi’den sigara ticareti yapmasını isteyen Fadi, üç ayın ardından Hadi’den İç Güvenlik Güçlerine ait bazı askeri noktaların bilgilerini ister. Fadi, Abulrezaq Hadi’yi Ezaz’da bulunan Ali isminde bir başka istihbarat görevlisiyle tanıştırır. Hadi’den istihbarat talep eden Fadi, her istihbarat karşılığında 100 dolar vermeyi teklif eder.
Abdulrezaq Hadi, parasını da teyzesi Sefa aracılığıyla almaya başlar.
İlerleyen süreçte Hadi’den daha büyük işler isteyen Fadi, Minbic’de bulunan bir Arap şeyhinin 2 bin dolar karşılığında katledilmesini talep eder.
Hadi, bunu kabul eder.
Sefa ve Hadi’nin yaptığı itiraflara göre, bu isteğin amacı bölgede fitne çıkarmaktı.
Planları doğrultusunda Minbic’deki bir ajandan mayın almaya giden Hadi ve teyzesi Sefa Minbic Güvenlik Güçleri tarafından suçüstü yakalanır.
MİT’e bağlı hücre yapılanmaları üyelerinin itirafları, bölgedeki karışıklıkta Türk devletinin parmağının bulunduğunu ispatlıyor.
Dêrazor’da da aşiret liderleri hedef alınarak halkın QSD’ye karşı kışkırtılması hedefleniyordu.